Siyasi Tahliller 1431 - 2010

[2010-12-17] :: Medya organları, dün 16.12.2010 günü dikkat çekici iki haber yayınladılar: Birincisi: Çin başbakanı, beraberinde (yaklaşık 300 işadamından oluşan) büyük ticari bir heyetle Hindistan'ı ziyaret etti. Ziyaret ve karşılama alışılmışın dışında biraz sıcak bir ilgi eşliğinde geçti. İkincisi: Güney Kore, Çin ve Japonya arasında Üçlü İşbirliği Sekreterliği kurulması için bir anlaşma imzalandı. Tüm bunlar ise bir tarafta Amerika ile Güney Kore diğer tarafta Kuzey Kore ve onu zımnen destekleyen Çin'in olduğu taraflar arasındaki karşılıklı tehditlerin yaşandığı Güney ve Kuzey Kore ülkeleri arasındaki gerilimin şiddeti düşer düşmez oldu. Peki bu yaşananlar ne anlama gelmektedir?

 

OKU / İNDİR

[2010-12-11] :: Fildişi Sahili'nde neler oluyor? Zira 28.11.2010'da ikinci tur devlet başkanlığı seçimleri yapıldı. Laurent Gbagbo'yu destekleyen Anayasa Konseyi, seçimleri %51,45 oy oranıyla mevcut devlet başkanının kazandığını duyururken Seçim Kurulu, %54,1 oy oranıyla rakibi Alassane Ouattara'nın kazandığını duyurdu. Amerika, Birleşmiş Milletler ve Güvenlik Konseyi, Seçim Kurulu'nun açıkladığı sonuçları ve seçimleri Alassane Ouattara'nın kazandığını kabul etti. Bunun üzerine Devlet Başkanı Gbagbo, Anayasa Komisyonu'nun açıkladığı sonuçlara göre kendisini seçimlerin galibi görerek bunu reddedip otoritede kalmakta ısrar etti ve ordu da onu destekledi. Peki bu, kabilesel veya dinsel bir seçim rekabeti midir? Yoksa siyasi bir çatışma mıdır? Şayet böyleyse kimle kimin arasındaki bir çatışmadır? Bu seçimle ilgili sorunun muhtemel çözümü nedir?

 

OKU / İNDİR

[2010-11-22] :: Portekiz'in başkenti Lizbon'da 19-20.11.2010 günleri arasında büyük devletlerin ve NATO ülkelerinin katıldığı bir zirve düzenlendi. Bu devletler, Afganistan, füze kalkanı ve Rusya ile ilişikler gibi önemli konuları içeren NATO'nun yeni stratejisi üzerinde anlaştıklarını ilan ettiler. Ayrıca NATO'nun yetkilerinin, kendi bölgesini aşarak tehdit olarak gördüğü dünyanın her yerine varıncaya kadar genişletilmesini onayladıklarını da ilan ettiler. Şimdi Amerika, Afganistan'dan çekilme hususunda gerçekten ciddi midir? Füze kalkanı konusuyla neyi amaçlamaktadır? NATO'nun yetkilerini neden genişletmeyi istemektedir? Rusya'nın tüm bunlara karşı tutumu nedir? Amerika, bu devletlere istediğini dayatabildi mi? Devletlerarası konumunu güçlendirebildi mi?

 

OKU / İNDİR

[2010-11-14] :: 11-12.11.2010 günleri arasında Güney Kore'nin başkenti Seul'de "Kriz Sonrasında Ortak Büyüme" sloganı altında G-20 zirvesi düzenlendi. Zirvenin ana konuları arasında döviz kuru ve ticari dengesizlikler vardı. Zirve öncesinde Avrupa özellikle de Fransa, küresel mali sistemde değişiklikler yapılmaya çalışılmasına ilişkin birtakım açıklamalarda bulundu. Aynı şekilde zirveyle eşzamanlı olarak Amerika ile Çin arasında yuan… ve Amerika'nın milyonlarca dolar pompalaması hakkında küçük bir tartışma yaşandı… O halde Avrupa ve Çin, Amerika'nın devletlerarası mali politikadaki dizginlerini frenlemede ne kadar başarılı olmuşturlar??

 

OKU / İNDİR

[2010-10-20] :: Afgan savaşı neredeyse 10 yılını tamamlamasına rağmen Amerika, hala bataklığın içerisine saplanmış durumdadır… Obama, Afgan savaşını önceliklerinden kılacağını vaat etti ve Bush yönetimini gerçek savaşı ihmal etmekle suçladı. Obama'nın otoriteye gelmesi ve Afganistan'daki terörizme karşı strateji belirlemesinden bu yana Amerika, bu stratejide çelişkili bir görüntü sergilemektedir. Zira Amerika, bir yandan oradaki kuvvetlerinin sayısını artırırken diğer yandan bu fazlalığın 2011 yazında çekileceğini söylemektedir. Bu da bu stratejiye zarar vermektedir. Hatta General Petraeus da dahil bir çok yetkili, stratejinin etkisiz olduğunu, dahası orada Dışişleri Bakanlığı ile askeri birimler arasında bir çatışmanın olduğunu ifade eden birtakım haber raporları vardır. O halde bu bataklığa düşmesine rağmen Amerika'nın Afganistan'a verdiği önemin boyutu nedir? Gerçekten ortada önceki cumhuriyetçi yönetimin bakışı ile mevcut demokrat yönetimin bakışı arasında bir anlaşmazlık var mıdır? Ayrıca Obama, kendisi ile komutanları arasındaki anlaşmazlıkların duyulmasına rağmen belirlemiş olduğu Afganistan'dan çekilme planında ciddi midir? Özellikle Avrupa'nın bu savaştan "bezmesinden" ve geri çekilme planları olduğuna dair haberlerin sızmasının ardından Afganistan'a komşu ülkelerin bir rolü var mıdır? Bu husustaki beklenti nedir?

 

OKU / İNDİR

[2010-08-03] :: Wikileaks internet sitesi tarafından CIA’nın resmi belgelerinin sızdırılması özellikle de Obama’nın Afganistan ve Pakistan’daki savaşın sürdürülmesi stratejisi hakkında büyük bir medya yaygarası kopartıldı. Gerçekten bu belgelerin sızdırılması Obama’nın bu iki ülkedeki savaşına yönelik büyük bir tehlike mi teşkil etmektedir? David Cameron’un Pakistan ve Pakistan’ın terör ihraç ettiği yönündeki son açıklamalarının bu meseleyle bir ilgisi var mıdır?

 

OKU / İNDİR

[2010-06-28] :: Trajik olaylarda akan kanlar daha kurumadan 27.06.2010’da Kırgızistan’da yeni anayasa hakkında referandum yapıldı! Geçici hükümet, durumlar normal haline ve yurtlarından edilenler yıkılan evlerine dönünceye kadar referandumun ertelenmesini kabul etmedi. Bilakis hükümet, tüm bu koşullara rağmen referandumun yapılmasında ısrar etti! Peki hükümet, yıkılıp yakılan evlerin ve işyerlerin tekrar imar edilmesi ve Güneyde Özbekler ile Kırgızlar arasındaki etnik olaylarda akan kanların tedavi edilmesine hırs göstermek yerine neden referandumun yapılması üzerinde bu kadar çok hırs göstermektedir?

 

OKU / İNDİR

[2010-05-18] :: Ne oldu da İran, kendi toprakları dışında Türkiye’de uranyum zenginleştirmeyi tekrar kabul etti ve bu hususta Brezilya ve Türkiye ile bir anlaşma imzaladı?

 

OKU / İNDİR

[2010-04-16] :: Kırgızistan’da olaylar kızıştı, muhalefet 08.04.2010’da Bakiyev’e karşı darbe yaparak bunda başarılı oldu, otoriteyi ele geçirdi ve Bakiyev doğum yeri olan ülkenin güneyine kaçtı. Ardından bugün, yani 16.04.2010 günü istifa ederek Kazakistan’a gitti… Bu sırada darbeyi ilk tanıyan ve kutlayan Rusya oldu. Zira geçici Başbakan Roza Otunbayeva, 08.04.2010 Perşembe günü, yani geçici hükümetin işlerin dizginlerini ele geçirdiği gün Rusya Başbakanı Putin ile resmi bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Bu da olayların arkasında Rusya’nın olduğu anlamına gelmektedir. Şayet bu doğruysa 2005 yılında Asker Akayev’e karşı düzenlenen darbeyle yönetime getirdiği ve 23.07.2009’daki son seçimlerde desteklediği Bakiyev’e karşı Rusya nasıl olur da böyle bir darbe yapabilir? Rusya’yı kışkırtan ve Bakiyev’i devirmesine sebep olan şey onun Manas’daki Amerikan askeri üssünü kapatmaması mıdır?

 

OKU / İNDİR

[2010-03-20] :: Ukrayna'da 07.02.2010 tarihinde ikinci tur devlet başkanlığı seçimleri yapıldı. Seçimlerin ilk turunda sadece %5 oy alan ve turuncu devrimle iktidara gelen mevcut devlet başkanı Viktor Yuschenko ikinci turda dahi yarışamazken, ilk turda sırasıyla %35 ve %25 oy almış olan Yanukovic ve Timoschenko ikilisi, ikinci turda da yarışmayı sürdürmüşler. Nitekim eski başbakan ve 2004'ün devrik cumhurbaşkanı Rusya yanlısı Viktor Yanukoviç, %48'e varan oy oranıyla yaklaşık %46 oy alan Timoschenko'yu geçmiş ve devlet başkanlığı koltuğuna oturmaya hak kazanmıştır. O halde seçimleri Rusya yanlısı Yanukoviç'in kazanması turuncu devrimin sona erdiği ve Ukrayna'nın tekrar Rusya'nın yörüngesine girdiği anlamına mı gelmektedir? Bundan sonraki dönemlerde Ukrayna üzerindeki Amerikan-Rus nüfuz çatışması nasıl seyredecektir?

 

OKU / İNDİR

[2010-02-20] :: 18.02.2010 Perşembe günü Nijerli askeri kaynaklar, Binbaşı Adem Harun liderliğindeki askerlerin Devlet Başkanı Muhammed Tanja'ya karşı askeri darbe yaptığını, devlet başkanı ile hükümet üyelerinin başkent Niamey'deki devlet başkanlığı sarayına yakın bir yerde alıkonulduğunu, anayasanın askıya alındığını ve tüm devlet kurumlarının feshedildiğini duyurdu. O halde Nijer'deki bu darbe, Fransa'nın nüfuz sahibi olduğu bu kadim Fransız sömürgesinde Fransa'nın ajanları arasındaki yerel çatışma yüzünden meydana gelen önceki darbeler gibi midir yoksa devletlerarası bir çatışma mıdır?

 

OKU / İNDİR

[2010-02-01] :: Obama yönetimi, 29.01.2010 günü Amerikan kongresine Tayvan’a Patroit Füzeleri, helikopter, mayın tarama gemisi, F16 savaş uçaklarının iletişim donanımlarını kapsayan 6,4 milyar dolar tutarında silah satmayı planladığını bildirdi. O halde Tayvan’la silah anlaşmasından Amerika’nın çıkarı nedir? Ekonomik kriz döneminde kısmen kendisini desteklemesinin yanı sıra özellikle Obama’nın gelmesi ve 2009 kasım ayında Çin’i ziyaret etmesinin ardından Çin ile olan ilişkilerinin iyileşmeye başladığı bir sırada Amerika, Çin’le ilişkilerini nasıl olur da riske sokabilir? Tayvan’ı Çin’in temsilcisi olarak tanımaktan vazgeçmesinden sonra Tayvan’ın Amerika için bir önemi var mıdır? Yoksa bunun arkasında başka maksatlar mı vardır? Bunu açıklamanızı rica ediyoruz. Allah sizleri hayırla mükafatlandırsın.

 

OKU / İNDİR