Soru-Cevap

 

بِسْـــمِ اللهِ الرَّحْمٰـــنِ الرَّحِيـــم

Bir Sorunun Cevabı

 

Soru: Türkiye’de, pazarcılık yapan esnafa “Toplumsal Tehlikenin Azaltılması” ismiyle 5 yıl vadeli olup üç taksitle ödemesi koşuluyla bir miktar faizsiz para vermektedir. Anlaşma şartlarından birinde ise borç alan kişinin taksit ödemelerini geciktirdiğinde devletin gecikme faizi alacağını söylemektedir. Böyle bir anlaşmayı kabul ederek devletten bu para alınabilir mi? Akitleşme yapan taraflardan birinin devlet olması ile şahıs olması arasında fark var mıdır? Bu anlaşmanın vakıası, fertlerin su ve elektrik gibi hizmetleri almak üzere devletle yaptığı ve ödemenin gecikmesi halinde devletin gecikme faizi alacağı maddesini içeren anlaşmanın vakıası ile aynı mıdır? Buna binaen de, böyle bir anlaşmanın yapılması caizdir ama faizle ilgili maddenin batıl bir şart olduğu ve bunun devletin zulümlerinden biri olduğu söylenebilir mi? Yoksa böyle bir anlaşmanın devletle olsa bile yapılması haram mıdır?

 

Cevap: Kredinin, devletten olsun yahut fertlerden olsun, az yada çok ziyadesiyle ödenmesi caiz değildir. Çünkü bu, ribadır ve cahiliyet döneminde olan da buydu. Ödeme zamanına göre borcu ziyadesiyle geri almaktaydılar.

 

Kredinin vakıası hizmetlerin vakıası gibi değildir. Hizmetlerde ceremeyi ödeme, gecikmenin devlet kanunlarına göre neticesidir. Devlet zulümlerinden biridir. Devletin insanlardan aldığı vergiler gibi.

 

            Krediye gelince; ribayı tüm hallerde açıkça haram kılan ribayla ilgili nasslar tektir. Hiçbir halde tahsis veya takiyt (kayıtlama) yoktur. Bunun için kredinin ödenmesindeki ziyade ribadır. Dolayısıyla kredinin ödenmesindeki ziyade, ribadır. Soruda belirtildiği kredinin “Toplumsal Tehlikenin Azaltılması” şeklinde isimlendirilmesi bunu değiştirmez.

   
H. 17 Sefer 1428
    M. 07 Mart 2007

 

 

Bu Cevabı İndirmek İçin Lütfen Tıklayınız!