01 Ocak
2009
Yılın Değil Yüzyılın Davası
TÜRKiYE YAKIN TARiHiN KARANLIK OLAYLARIYLA YÜZLEŞiYOR
2007’de bir gecekonduda ‘çete’ soruşturması olarak
başlayan Ergenekon, 2008’in ilk günlerinde Veli Küçük’ün
gözaltına alınmasıyla sürdü. İki orgeneral ve muvazzaf
teğmenlere kadar uzandı.
İkinci
iddianame de bitmek üzere
ERGENEKON terör örgütü ile ilgili İstanbul Cumhuriyet
Savcıları Zekeriya Öz, Mehmet Pekgüzel ve Nihat Taşkın
tarafından hazırlanan iddianame İstanbul Cumhuriyet
Başsavcısı Aykut Cengiz Engin tarafından canlı yayında
kameralar karşısında açıklandı. 441 klasör ekleri bulunan
ve 2 bin 455 sayfadan oluşan iddianamenin 46’sı tutuklu 86
sanık hakkındaki iddianamede ilk 5 dalga operasyonu
kapsıyordu. Emekli Orgeneraller Şener Eruygur ve Hurşit
Tolon ile muvazzaf teğmenler, Tuncay Özkan, Adil Serdar
Saçan için hazırlanan ikinci iddianamenin ise ocak ayında
açıklanması bekleniyor.
Kargaşa çıkar
sonra da unut
ERGENEKON terör örgütü ile ilgili davanın görülmesine 20
Ekim 2008 günü Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü
içerisindeki adliyede başlandı. DAvanın ilk günü sanıklar
onlarca avukatla temsil edilmek isteyince duruşma salonu
yetersiz kaldı. Mahkeme heyeti önce tutuklu ve tutuksuz
sanıkları ayrı yargılama kararı aldı, sanıklara da en
fazla 3 avukatla temsil sınırlaması getirdi. Duruşma
salonu yeni eklerle genişletildikten sonra tutuklu ve
tutuksuz sanıklar birlikte yargılanmaya başladı. , Davanın
ilerleyen günlerinde avukatlar ile sanık yakınlarının
duruşmaya ilgisi azalınca gazeteciler de duruşma salonuna
girmeye başladı.
TÜRKİYE’NİN yakın tarihindeki karanlık olaylarla
yüzleşmesine sahne olacak olan Ergenekon terör örgütü
soruşturması 12 Haziran 2007 günü Ümraniye’de ele
geçirilen 27 adet el bombası ile ‘çete’ soruşturması
olarak başlasa da 2008’in ilk günlerinde başlayan 3 dalga
operasyonun ardından ‘terör örgütü’ soruşturmasına
dönüştürüldü. İddianamede ‘darbeye zemin hazırlamak için
kaos eylemleri planlamak ve yapmak’, ‘halkı hükümete karşı
silahlı isyan’ gibi iki suçlama ile karşı karşıya olan
Ergenekon terör örgütü için asıl zil 21 Ocak 2008 günü
çaldı.
‘DOKUNULAMAZ’
DENİYORDU
21 Ocak 2008 günü sabaha karşı gerçekleştirilen 3. dalga
Ergenekon operasyonü Türkiye gündemine bomba gibi düştü.
Susurluk skandalında da adı geçen ancak ifade vermek için
Meclis’e gitmeyi bile reddeden emekli Tuğgeneral Veli
Küçük, emekli Binbaşı Zekeriya Öztürk, Kuvayi Milliye
Derneği Başkanı emekli Albay Mehmet Fikri Karadağ, Avukat
Kemal Kerinçsiz ve Susurluk hükümlüsü Sami Hoştan’ın da
aralarında olduğu 14 kişi tutuklandı.
AKADEMİSYENLER
DALGASI
SORUŞTURMA derinleştirilirken, 21 Şubat 2008 günü yapılan
4. dalga operasyonun hedefinde ise Ergenekon’un
akademisyen kanadı vardı. Doç. Dr. Ümit Sayın, Doç. Dr.
Emin Gürses, sosyete kuyumcusu Hayrettin Ertekin, gazeteci
Vedat Yenerer ve emekli Astsubay ve MİT’çi Orhan Tunç’un
da aralarında bulunduğu 11 kişi tutuklandı.
BEYİN TAKIMINA
GÖZALTI
ERGENEKON operasyonlarının beşinci dalgası da büyük
gürültü kopardı. Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz sahibi İlhan
Selçuk, İ.Ü. eski Rektörü Kemal Alemdaroğlu ve İP lideri
Doğu Perinçek’in de aralarında bulunduğu 12 kişi gözaltına
alındı. Selçuk ve Alemdaroğlu tutuksuz yargılanmak üzere
serbest kalırken, Perinçek ‘Örgütün üst düzey yetkilisi’
iddiasıyla tutuklandı. Selçuk, Alemdaroğlu ve Perinçek
iddianameye ‘örgüt yöneticisi’ olarak girdi.
İKİ ORGENERAL
CEZAEVİNDE
ERGENEKON soruşturmasının 6. dalgasında iki emekli
orgeneral gözaltına alındı. Eski Jandarma Genel Komutanı
emekli Orgeneral Şener Eruygur ile eski 1. Ordu Komutanı
emekli Orgeneral Hurşit Tolon, emekli Tümamiral İlker
Güven, emekli binbaşı ve yazar Erol Mütercimler, emekli
albaylar Atilla Uğur ve Kemal Aydın, ATO Başkanı Sinan
Aygün, Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa
Balbay ile Tercüman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ufuk
Büyükçelebi’nin de aralarında bulunduğu 21 kişi gözaltına
alındı. Tolon ve Eruygur’la birlikte 10 kişi tutuklandı.
5 MUVAZZAF
TEĞMEN ŞOKU
ERGENEKON operasyonlarının 7. dalgası 18 Eylül 2008 günü
görevdeki askerlere yönelik olarak gerçekleşti.
5 teğmen ve 1 askeri öğrenci askeri makamlar tarafından
gözaltına alınarak Ergenekon savcılığına teslim edildi.
Teğmenlerle ilişki içinde oldukları belirlenen radikal
dinci Hizb-ul Tahrir örgütü üyesi 8 kişi de aynı gün
gözaltına alındı. 3 Teğmen, ‘terör örgütü üyesi olmak’
suçlamasıyla tutuklanırken daha sonra bir teğmen serbest
bırakıldı.
‘SİSİ’ VE ÖZKAN
DALGASI
SON dalga Ergenekon operasyonu ise 19 ve 23 Eylül
tarihlerinde gerçekleştirildi. 19 Eylül’de 28 Şubat
sürecinde Fadime Şahin-Müslüm Gündüz tezgahını kurduğunu
itiraf eden ‘Sisi’ lakaplı Seyhan Soylu ile tiyatrocu
Nurseli İdiz’in de aralarınrda olduğu kişiler gözaltına
alındı. 24 Eylül 2008 sabahı ise aralarında İstanbul
Organize Suçlar Şubesi eski Müdürü Adil Serdar Saçan,
gazeteci Tuncay Özkan ve Esenyurt Belediyesi eski Başkanı
Gürbüz Çapan’ın da bulunduğu kişiler gözaltına alındı.
Boynu kırıldı
hafızası kayboldu
ERGENEKON soruşturmasının ardından tutuklananlar arasında
hastalık nedeniyle tahliyeler de yaşandı. Kuddisi Okkır
tahliye edildikten kısa süre sonra hayatını kaybederken,
Ayşe Asuman Özdemir ve Ferit İlsever rahatsızlıkları
nedeniyle tahliye edildi. Emekli Orgeneral Şener Eruygur
tutuklu bulunduğu Kocaeli F Tipi Cezaevi’nde Hurşit Tolon
ile paylaştığı hücresinde merdivenlerden düşürek boynunu
kırdı ve hafızasını kaybetti.
GÜNLERCE Kocaeli Tıp Fakültesi’nde uyutulan Eruygur,
beynindeki kanama ve hafıza kaybı nedeniyle tahliye
edildi. Eruygur tahliyesinin ardındanyatırıldığı İstanbul
GATA’da hayatı yeniden öğrenmeye çalışıyor. Diğer tutuklu
orgeneral Hurşit Tolon ise mahkeme tarafından Adli Tıp
Kurumu’na sevkedildi. Tetkikleri devam eden Tolon da
tahliyesini isteyiyor.
İddianameyi
isteyen isteyene
İddianamede örgütün silahlı eylemleri olarak Danıştay
saldırısı ve Cumhuriyet’in bombalanması
yer aldı. Ancak daha sonra iddialar üzerine gündemdeki
onlarca dava, Ergenekon dosyasını istedi.
ERGENEKON terer örgütü ile ilgili hazırlanan iddianemede
örgütün silahlı eylemi olarak sadece iki saldırı
gösterildi. Ergenekon terör örgütü Danıştay saldırısı ve
Cumhuriyet gazetesinin bombalanması eylemlerinin
azmettiricisi olarak Ergenekon terör örgütü yöneticileri
gösterildi. Danıştay saldırganı Alparslan Arslan’ın Veli
Küçük, Muzafer Tekin ve diğer Ergenekon sanıklarıyla
bağlantıları anlatıldı. Danıştay hükümlüsü Osman
Yıldırım’ın ifadeleriyle Danıştay saldırısı deşifre
edildi.
DİNK...
MALATYA... VATANSEVER...
ERGENEKON soruşturması derinleştirildikçe yakın tarihin
failleri ya da planlayıcıları karanlıkta kalan birçok
kanlı eylemin arkasında Ergenekon örgütünün olduğu
iddiaları güçlenmeye başladı. Hrant Dink cinayeti, Malatya
Katliamı, Atabeyler çetesi, Dost Tarikatı lideri ile
eşinin öldürülmesi, İbrahim Çiftçi cinayeti, Vatanseverler
Çetesi ve 11 sanıklı JİTEM davasına bakan mahkemeler
sanıklar ile Ergenekon arasındaki bağlantıları araştırmak
için Ergenekon iddianamesini istedi.
MARDİN İl Jandarma Komutanı Albay Rıdvan Özden’in ölümüyle
ilgili iddialar üzerine Ergenekon savcıları harekete
geçti. Ergenekon davası görülürken savcılar Özden’in
ölümüyle ilgili başlatılan soruşturmanın da Ergenekon’a
dahil edildiğini açıkladılar. Musevi asıllı işadamı Üzeyir
Garih’in öldürülmesiyle ilgili davanın da yeniden açılması
ve Ergenekon’la bağlantısının araştırılması için Garih
hükümlüsü Yener Yermez’in avukatı başvuru yapmaya
hazırlanıyor.
YENİ
İDDİANEMEYE İKİ SUİKAST
ERGENEKON terör örgütü ile ilgili hazırlanan ikinci
iddianamedeki silahlı eylemlerin ise bir döneme ışık
tutması bekleniyor. Savcılarca yazımının bitmek üzere
olduğu öğrenilen iddianamede Sabancı suikastı ve Necip
Hablemitoğlu cinayetinin Ergenekon’un silahlı eylemleri
arasında gösterildiği öğrenildi. Eski Jandarma Genel
Komutanı Eşref Bitlis’in ölümü, Uğur Mumcu suikasti, Musa
Anter’in öldürülmesi, JİTEM tarafından öldürülerek
kuyulara atıldığı iddia edilen kişilerle ilgili dosyaların
da Ergenekon savcılarının yakın tarihinde olduğu
belirtiliyor.
Ergenekon’la
birleştirilsin
DANIŞTAY 2. Dairesi üyelerine ve Cumhuriyet gazetesine
yapılan saldırıyla ilişkin davanın
temyiz incelenmesini tamamlayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi,
Danıştay davası ile Ergenekon davasının birleştirilmesini
istedi.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Danıştay katili
Alparslan Arslan’ın iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis
cezasına çarptırdığı kararı bozdu. Yargıtay gerekçe olarak
saldırının Ergenekon terör örgütü ile ilişkisinin
araştırılmadan kararın verilmesini gösterdi.
Kaynak:
http://www.stargazete.com/politika/yilin-degil-yuzyilin-davasi-159165.htm
|