|
30 Mayıs 2008
Haftalık Düşünce Özgürlüğü Bülteni
(Sayı 13/08, 30 Mayıs 2008)
Düşünce özgürlüğü olarak değerlendirilemez
Savcı Çakır, iddianamesinde, Ersoy’un sözlerinin ‘çağrı’
ve ‘propaganda’ amaçlı olduğunu iddia ederek, “Sarf ettiği
sözleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde; hassasiyet
taşıyan bu tür değerlendirmenin, eğlence içerikli bir
programda sarfedilmesiyle, konuşmanın zamanlaması
yönünden, teröre karşı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yabancı
bir ülke topraklarında başlattığı sınırötesi harekatın,
gerek diplomatik, gerekse mevsim itibarıyla ağır kış
şartlarında savaşın getirdiği zorluklar ve ülkesi için
savaşan Mehmetçiğin ve ailelerinin içinde bulunduğu zor
durum ve Türk milletinin hassasiyetinin en zirvede
bulunduğu bir anda yapılmasıyla; ‘...Ailelerin çocuklarını
askere göndermemeleri... Ölen askerlerin anlamsız bir
savaş nedeniyle öldükleri... Bu koşullarda askerlik
yapmanın gereksiz ve mantıksız olduğu...’ şeklinde
anlaşılacak çağrı ve propaganda niteliğinde bulunduğu;
nitekim Avrupa’da yayın yapan bölücü örgüt denetimindeki
‘Roj’ isimli TV’nin ertesi gün yaptığı yayınlarda,
şüphelinin sarfettiği sözleri ve göstermiş olduğu tavır
övülerek, yaptığı konuşmalar gün boyu verilmek suretiyle,
halka yönelik olarak ‘...Çocuklarınızı askere göndermeyin’
tarzında kışkırtıcı yayınlar yaptığı; bölücü siyaset
peşinde olan bir kısım zevatın bu sözleri kullanarak,
anlamsız bu savaş sebebiyle halkın çocuklarını askere
göndermemeleri yönünde çağrıların tekrarlandığı görüldü.”
dedi ve sözlerin Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 25. ve
26.ncı maddelerinde açıklanan düşünce açıklama ve eleştiri
yapma hürriyeti kapsamına girmediğini de vurguladı.
İfade özgürlüğü sanıklarımıza bir yenisi daha eklendi,
devletimize, milletimize, askerimize hayırlı ola ! Şimdi
bu hafta yargılanacaklara bakalım:
Devlet eşcinselleri yok sayıyor
1993’ten beri İstanbul’da faaliyet gösteren Lambdaistanbul,
2006 Mayıs’ında dernekleşti. İstanbul Valiliği, dernek
tüzüğünün hukuka ve ahlaka aykırı olduğunu iddia ederek
kapatılması için savcılığa başvurdu. Savcı örgütlenme
özgürlüğü kapsamında davayı reddetmesine rağmen Valilik
karara itiraz ederek konuyu mahkemeye taşıdı.
Lambdaistanbul Lezbiyen Gey Biseksüel Travesti
Transseksüel (LGBTT) Dayanışma Derneği’ne "genel ahlaka
aykırı" olduğu gerekçesiyle açılan kapatma davasında
altıncı duruşma, 29 Nisan’da Beyoğlu 3. Asliye Hukuk
Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme derneğin kapatılması
yönünde karar verdi. Derneğin avukatı Fırat Söyle, bu
karara karşı temyiz yoluna başvuracaklarını söyledi.
DÜŞÜNCELER HALA ‘SANIK’ !
Bu haftanın ifade özgürlüğü davaları :
Sanıklar : Halil Savda
Mahkeme ve duruşma tarihi : İstanbul 1. Sulh Ceza
Mahkemesi, 2 Haziran 2008 Saat 10:00
Açıklama : ¨Lübnan´da sivillere zarar veren
operasyonlarda görev almak istemiyorum.¨ diyen ve 28 gün
hapis cezası alan İsrail askerleri Amir Paster ve Itzik
Shabbat´ı desteklemek için yapılan basın açıklamasını
okuyan Savda´ya ¨Halkı askerlikten soğutma¨ (TCK 318)
suçlamasıyla dava açıldı.
Sanıklar : Mahmut Alınak
Mahkeme ve duruşma tarihi : Kars Sulh Ceza
Mahkemesi, 3 Haziran 2008 Saat 09:00
Açıklama : DTP Kars İl Başkanı Mahkmut Alınak´ın,
Kars’ta cadde ve parklara, Deniz Gezmiş, Musa Anter ve
Vedat Aydın’ın adının verilmesine ilişkin Kars
Belediyesi’ne yaptığı talep üzerine dava açıldı. Kars
Cumhuriyet Başsavcılığı, Alınak’ın bu talebinden dolayı
TCK’nın ´Suçu ve suçluyu övmek´ fiilini düzenleyen 215.
maddeden yargılanmasını talep etti. TCK’nın 215. maddesi
suçu ve suçluyu övenlere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis
cezası öngörüyor.
Sanıklar : Mahmut Alınak
Mahkeme ve duruşma tarihi : Kars Sulh Ceza
Mahkemesi, 3 Haziran 2008 Saat 09:00
Açıklama : Kürtçe yayın yapan ROJ TV´de 26 Haziran
2007 tarihinde yayına katılan Kars DTP İl Başkanı Mahmut
Alınak, ¨İmralı çarmıhı işledikçe, Öcalan o İmralı
çarmıhında kaldıkça, yani o zindan varoldukça...¨ dediği
için, Abdullah Öcalanı övmekten yargılanıyor.
Sanıklar : Vedat Kurşun
Mahkeme ve duruşma tarihi : Diyarbakır 6. Ağır Ceza
Mahkemesi, 3 Haziran 2008 Saat 09:00
Açıklama : Azadiya Welat gazetesi İmtiyaz sahibi ve
yazı işleri müdürü Vedat Kurşun´a karşı ¨PKK örgütü
propagandası yapıldığı¨ (TMK 6) ve ¨basın yolu ile örgüt
adına eylem talimatı verdiği¨ (TMK 7) iddiasıyla dava
açıldı. Kurşun yaklaşık 3 aydan beri tutuklu bulunuyordu.
29 Nisan 2008’de Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde
görülen duruşmada Kurşun’un tutukluluk haline son verildi.
Ayrıca Kurşun adına yurtdışına çıkış yasağı konuldu.
Sanıklar : Yılmaz Çelik
Mahkeme ve duruşma tarihi : Ankara 11. Ağır Ceza
Mahkemesi, 5 Haziran 2008 Saat 09:20
Açıklama : Bu dava Hizb-ut Tahrir Türkiye
temsilcisi Yılmaz Çelik´e karşı ¨terör örgütünün
yöneticisi olmak¨ iddiasıyla açıldı. Emniyetin resmi
kayıtlarında, Hizb-ut Tahrir örgütünün şimdiye kadar
şiddet içeren hiçbir eyleminin olmadığı belirtilmesine
rağmen savcılık, iddianamede bu oluşumu terör örgütü
olarak niteledi. Ayrıca, Çelik´in Ramazan Bayramı´nda bazı
kişilere Hizb-ut Tahrir örgütünün Türkiye temsilcisi
olduğunu belirten tebrik kartları göndermesi suçlamanın
gerekçelerinden birini oluşturdu.
Kaynak:
http://www.savaskarsitlari.org/arsiv.asp?ArsivTipID=9&ArsivAnaID=45625&
ArsivSayfaNo=1 |
