- Basın Açıklaması -

Gizli İstihbarat Birimleri, Kendisiyle İşbirliği Yapmadığı Takdirde

Hizb-ut Tahrir’i Terörle İlişkilendirme Tehdidinde Bulundu

 

No: PK–BA–2010–RS–TR-0016

H. 15 Cumâde’l Ulâ 1431

M. 29 Nisan 2010

 

Gizli istihbarat birimlerinden iki subay, 28 Nisan 2010’da Hizb-ut Tahrir üyelerinin evlerine gelerek onlarla görüşme talebinde bulundular. Tabii ki şebab onlarla görüşmeyi reddetti. Bunun üzerine bu iki subay, şebabın akrabalarından bilgi alabilmek için üç saatten fazla beklediler. Bu iki subay ile şebabın akrabaları arasında yaşanan tartışma sırasında kendileriyle işbirliği yapmamaları halinde Hizb-ut Tahrir’i Lahor şehrinde meydana gelen patlama eylemlerinden biri ile ilişkilendirme maksatlarını açığa vurdular.

 

Hizb-ut Tahrir açısından bu tehdit yeni olan bir şey değildir. Zira Özbekistan kasabı Kerimov’un hizbe uyduruk terör suçlamasında bulunması hizb nezdinde bilindik bir şeydir. Ancak onun iddialarının sahteliği insanlar nezdinde çabucak açığı çıkmıştır. Yöneticiler ve Amerikalı efendileri bilsinler ki Hizb-ut Tahrir, geçmiş on yıllar boyunca Pakistan’da çalışmakta olup Pakistan’daki milyonlarca Müslüman ve diğerleri hizbin maddi eylemlerde bulunmayan siyasi bir hizb olduğunu bilirler. Bunun içindir ki hizbi terörle veya fırkacılıkla ilişkilendirmeye dönük bu tür çabaların ümmetin hizbe olan desteğine asla etki etmeyeceğini kafalarına sokmalarının yanı sıra bu tür çabaların siyasi bir hizb olan hizbi yasakladığı sırada olduğu gibi hükümete ve istihbarat birimlerine utanç dışında hiçbir faydası dokunmayacaktır. Hatta hizbin yasaklanması, insanlar karşısında ona inanırlık kazandırarak onlara sahih ve muhlis bir hizb olduğunu teyit etmiştir.

 

Kureyş müşrikleri de Resul [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]’i sihirbaz olmakla itham etmiş ancak bu itham Mustafa SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in davetini kesinlikle etkilememiştir. Burada da durum aynıdır. Zira kırk küsur ülkede çalışan dünyanın en büyük siyasi hizbini terörle itham eden bir kimsenin hali aynen havaya doğru tükürüp tükürüğünün kendisine geri dönmesinden başka bir şey elde edemeyen bir kimsenin hali gibidir.

 

İstihbarat birimlerinin tehditte bulunmalarının sebebi ise hizbin 09 Mayıs 2010’da İslamabad’daki basın kulübü önünde kuvvet sahiplerine yapacağı açık hitaptan duydukları korkudur. Ancak hükümet şunu iyi bilmelidir ki istihbarat birimleri ile onun Amerikalı efendileri Hilafet Devleti’nin kurulmasını engellemeyi asla başaramayacaklardır. Şüphesiz Allah, kavî ve azizdir.

 

Bu Basın Açıklamasını İndirmek İçin Lütfen Tıklayınız!