- Basın Açıklaması - Murşid-il Hakk’ın Tutuklanması, Emperyalist Efendilerinin Çıkarlarına Hizmet Etmek Üzere Hükümetin Hizb-ut Tahrir’e Baskı Yapmadaki Israrını Göstermektedir
Amerikalıların, İngilizlerin ve Hintlilerin ajanı zalim ve fasit Avami Birlik hükümeti, dün Hizb-ut Tahrir / Bangladeş Resmi Sözcüsü Muhyiddîn Ahmed’i tutuklamasının ardından bugün de onun birinci yardımcısı Gazi Murşid-il Hakk’ı tutukladı.
Hizb-ut Tahrir, bu tutuklamayı şiddetle kınar ve hükümetten her ikisini de derhal şartsız olarak serbest bırakmasını talep eder. Bu tutuklamalar, emperyalistler ile onların hükümet içerisindeki ajanlarının Müslümanlara karşı şerir projelerini hayata geçirmeyi başarmalarının önündeki tek aşılmaz engel olarak bildikleri Hizb-ut Tahrir’e karşı hükümetin baskı yapmadaki ısrarını göstermektedir. Ayrıca Hizb-ut Tahrir’in, onların ajanları ile fasit kapitalist nizamı kaldırıp atarak Hilafet Devleti’ni kurmak yoluyla ülkeden emperyalistlerin nüfuzunu söküp atma hususunda tek ciddi hizb olduğunu da bilmektedirler.
Şüphesiz emperyalistler, özellikle de İslam’a karşı düşmanca tavır takınan kimselerden oluşan haçlı liderleri var güçleriyle Bangladeş’i köleleştirmeye çalışmaktadırlar. Zira Amerika, Afganistan, Irak ve Pakistan’ı yerle bir edip ellerini Müslümanların kanlarına buladıktan sonra bakışlarını Bangladeş yönüne çevirdi. Bu ise ülkedeki mücrim askerleriyle teker teker ve peş peşe gerçekleşen ortak tatbikatlardan açığa çıkmaktadır. Bunları ümmete ifşa eden Hizb-ut Tahrir’den başka kimse olmadığı gibi Müslümanları hedefi Bangladeş’te askeri üsler inşa etmek olan Amerikan projelerine karşı durmak için davet eden hizbden başka kimse de yoktur.
Hizb-ut Tahrir, baskıların hükümetin cürümleri karşısında kendisini asla susturamayacağını defalarca vurgulayıp tekrar tekrar açıkladı. Hizb, kıl kadar hatta daha da yakın bir hale gelen Hilafet Devleti’ne ulaşasıya kadar ümmetin sesi olmaya ve ümmetle omuz omuza vererek mücadelesine devam edecektir. İşte o zaman zalimler nasıl bir inkılapla devrileceklerini bileceklerdir.
وَقَدْ مَكَرُوا مَكْرَهُمْ وَعِنْدَ اللّٰهِ مَكْرُهُمْ وَاِنْ كَانَ مَكْرُهُمْ لِتَزُولَ مِنْهُ الْجِبَالُ “Hakikatte, onlar (peygamberlere karşı) bir takım tuzaklar kurmuşlardı. Halbuki onların tuzaklarından dağlar yerinden oynayıp gitmiş olsa bile Allah katında onlara ait (nice nice) cezalar vardır.”[İbrahim 46]
|
||||||